05 Aralık 2025 - Cuma

Gözün Görmediği Gerçek: Nazarın Sessiz Tesiri

...

Yazar - Ramazan BÜLGEN
Okuma Süresi: 5 dk.
Ramazan BÜLGEN

Ramazan BÜLGEN

ramazanbulgen33@gmail.com -
Google News

 

“Bir bakış, bazen kelimeden daha derin iz bırakır.”
İnsanlık tarihi boyunca bakışın gücü hep konuşulmuştur. Kimine göre batıl inanç, kimine göre metafizik bir hakikat...
Oysa Peygamber efendimiz sav, tek bir cümleyle hakikati bildirmiştir:
“Nazar (göz değmesi) haktır.” (Müslim, Selâm, 42)
Bu hadis, görünmeyen bir etkinin görünür sonuçlarını anlatır.

Gözün sadece görmediğini, niyet taşıdığını; kalbin kıskançlığıyla birleştiğinde zarar verebileceğini söyler. Yani göz bir araçtır; asıl etkiyi yönlendiren kalbin enerjisidir.

Kur’an-ı Kerim, nazarın varlığına şu ayetle işaret eder:
“İnkârcılar zikri (Kur’an’ı) işittiklerinde, neredeyse seni bakışlarıyla devireceklerdi.” (Kalem, 68/51)
Bu ayeti tefsir eden müfessirler, “bakışın zarar verme gücü”nden söz ederler.
Yani Kur’an, nazarı inkâr etmez; onu Allah’ın koyduğu sebep–sonuç zinciri içinde değerlendirir.
Nazar, tıpkı ateşin yakması, suyun ıslatması gibi bir yaratılmış etki biçimidir. Ancak her şey gibi bu da Allah’ın izniyle gerçekleşir.

Hz. Peygamber ﷺ buyurur:
“Nazar haktır. Eğer kaderin önüne geçecek bir şey olsaydı, o da nazar olurdu.” (Müslim, Selâm, 42)
Yine başka bir hadisinde şöyle buyurmuştur:
“(Nazar’dan) Allah’a sığının. Çünkü göz değmesi gerçektir.” (İbn Mâce, Tıb, 32)
Bu ifadeler, göz değmesini sıradan bir inanç olmaktan çıkarır,  bir farkındalık alanına taşır.
Nazar; kıskançlığın, hayranlığın, hatta dikkatsizce yöneltilen bir bakışın yol açabileceği manevî bir sarsıntıdır.

Bugün bilim insanları, insan bedeninin “biyomanyetik alan” yaydığını söylüyor.
Kalp atışları, beyin dalgaları, duygular… Hepsi enerjiye dönüşüyor.
Kıskançlık ve öfke, bu enerjiyi negatif hâle getiriyor;
sevgi ve dua ise pozitif frekansa dönüştürüyor.
Birini hasetle süzmek, ona farkında olmadan negatif enerji göndermek gibidir.
Birini dua ile anmaksa, rahmet dalgası gibidir.
Bu bilimsel tespitler, “Nazar haktır” hadisinin çağdaş yorumudur.
Asırlar önce Resûlullah’ın uyardığı bu gerçek, bugün laboratuvarlarda farklı kelimelerle yeniden keşfediliyor.
Peygamberimiz ﷺ, torunları Hasan ve Hüseyin için şu duayı okur, ümmetine de öğretirdi:
“Eûzü bikelimâti’llâhi’t-tâmmeti min külli şeytânin ve hâmmetin ve min külli aynin lâmmetin.”
“Her türlü şeytandan, haşereden ve kem gözden Allah’ın tam kelimelerine sığınırım.” (Buhârî, Enbiyâ, 10)
Ve ardından şöyle buyururdu:
“Atanız İbrahim de bu duayı oğulları İsmail ve İshak için yapardı.”

Resûlullah ﷺ nazar ve hasedin etkisinden korunmak için  şu iki sûreyi okurdu: Felak ve Nâs sûreleri… Bu sûreler, bir Müslüman’ın “koruyucu duası” gibidir:
Bu iki sûre, sadece kötü gözlerden değil, kötü niyetlerden koruyan ilahî bir kalkandır.
Zira asıl tehlike gözde değil, niyette gizlidir.
Nazarın temelinde haset vardır.
Haset, başkasının sahip olduğu nimetin ondan gitmesini istemektir.
Oysa iman, kardeşinin nimetine sevinmeyi, onun için dua etmeyi öğretir.
Resûlullah ﷺ buyurur:
“Kim hoşuna giden bir şey görür de ‘Mâşâallah lâ kuvvete illâ billâh’ derse, ona hiçbir şey zarar vermez.” (Beyhakî, Şu‘abü’l-İman, VI, 213)
Bu cümle, hem bir dua hem bir edep dersidir.
Bir güzellik gördüğümüzde “Maşallah” diyerek onu Allah’a nispet etmek, o nimeti hem korur hem bereketlendirir. Çünkü “Maşallah” demek, “Bu güzelliği ben değil, Allah yarattı” demektir.
İslam da, nazara  karşı korunmanın yolu, dua, zikir ve tevekküldür.

Yani Allah’a sığınmadan, bir eşyaya medet ummak kişiyi zayıflatır. Oysa Allah’a sığınan kimse, görünmeyen tehlikelere karşı bile manevî zırha bürünür. 
Nazar boncuğu ve benzeri eşyaların insanı nazardan koruyucu bir etkisi bulunmaz. Bu sebeple zaman zaman “nazar boncuğu takmak caiz midir?” sorusu gündeme gelmektedir. Gerçekte bu tür objelerin herhangi bir koruyuculuğu olmadığı gibi, dinimiz açısından kullanılmaları da uygun görülmemektedir.
Evet, nazar vardır.
Ama asıl mesele gözün değil, kalbin terbiyesidir.
Göz, kalbin aynasıdır. Kalpte haset varsa, bakış zehir taşır. Kalpte dua varsa, bakış rahmet olur.
Mümin bilir ki, insanı koruyan duanın arkasındaki teslimiyettir. Bu yüzden nazardan korkmak yerine, Allah’a sığınmayı bilmek gerekir.

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.